Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
... evrende ortaya çıkmadan önce, ortaya çıkma olasılığı neredeyse "sıfır" olmayan olay yoktur ki zaten!
Sayfa 267Kitabı okudu
İşte biyologların evrim dedikleri olgu da buydu: Daha iyi olan iyinin düşmanıdır.
Sayfa 240Kitabı okudu
Reklam
Bir zamanlar bir yerlerde olmuş bitmiş bir şey, geriye kesinlikle kimi izler bırakmıştır. Yapılacak olan, bu izleri bulmak ve onları okumayı öğrenmektir.
Sayfa 209Kitabı okudu
Bilimin inanca ters düştüğü yolundaki, bilime bugüne kadar musallat olmuş kötü şöhretin, aslında dinsel otoritelerin ve kurumların Tanrıyı ispat etmek için izledikleri yanlış yolun bir sonucu olduğu apaçık ortadadır.
Sayfa 204Kitabı okudu
Güneş sistemimizi bakterilerle kirletip kirletmediğimiz sorusuna bu bildiğimiz ve henüz bilmediğimiz başka etmenlerden ötürü kesin bir yanıt verebilecek durumda değiliz.
Sayfa 156Kitabı okudu
Hayat, gelişme yönünde attığı adımın aynısını, aynı ölçüde karmaşık ve gelişmeye elverişli bir dizi başka molekülle de gerçekleştirebilirdi.
Sayfa 129Kitabı okudu
Reklam
Bugünkü atmosferin içerdiği oksijen, canlıların evrimindeki bu ilk doğuş aşamasını bir daha geri gelmemek üzere tarihe gömmüştü.
Sayfa 105Kitabı okudu
dinlerin ileri sürdükleri gibi evrenin bir yaratıcısı varsa, bu yaratıcının varlığıyla, sözgelimi moleküler biyolojisinin yeryüzünde belirli bir aşamada ulaşmış olduğu gelişmişlik durumu arasına en ufak bir ilinti olabilir mi? Öte yandan herhangi bir bilim adamı tanrıtanımaz bir tavrı benimsiyorsa bu da onun bileceği iştir ve onun tartışılmaz haklarından biridir. Çünkü kimsenin elinde onu bilimsel yönden çürütecek bir kanıt bulunmamaktadır.
Sayfa 208Kitabı okudu
evren neredeyse on milyarıncı doğum gününü kutlamak üzereyken, gezegenimiz de iki milyar yıl yaşlanmıştı bile. Gerçekte ölçülmesi bile olanaksız bu upuzun zaman aralığı içinde kimyasal evrimin eleğinden süzülen aminoasitler, pürinler, şeker ve porfirinler Dünya yüzünde birbirleriyle kimyasal tepkimelere girmeye başlamışlardı. Bir başka deyişle hayatın en genel anlamda ortaya çıkmak üzere olduğu bu aşamada, gelişmenin ansızın durmayıp yoluna devam etmiş olması gerçeğini anlayabilmek için , hayatın olmasını isteyen doğaüstü bir güç burada işe müdahele etmiştir, demek yerine, evren tarihinin o ana kadar uzanagelen anlattığımız dilimini kavramamız yetecektir.Cansız doğanın canlıya doğru evriminde daha doğrusu evrimin tam da bu iki basamağının ortasında, doğa üstü bir gücün müdahalesine bel bağlamanın hiçbir bilimsel dayanağı bulunmamaktadır.
Giordano Bruno, Güneşimizin ölçülmez bir büyüklükteki bir uzayın içinde yer alan sayısız yıldızdan yalnızca biri olduğunu ileri sürerek insan bilincini derinden sarsıcı temel görüşü ortaya atmasının faturasını, odun yığınları üzerinde yakılarak ödemişti...
Reklam
Hücre içi su ile hücrenin içinde yer aldığı okyanus suyu arasındaki ilişkinin oranı, 1 bölü sonsuzdur.
Sayfa 69 - Alan Yayıncılık
İnsanın hayal gücü ne kadar sınır tanımaz ve çılgın olursa olsun, gerçekte öğeleri bulunmayan herhangi bir şeyi tasarlayamaz.
Sayfa 190 - Alan Yayıncılık
(…) Renk diye nitelendirdiğimiz olgu, özellikle de beyazlık olgusu, gerçekte doğada değil, bizim algılarımızda temel bir olgudur.
Sayfa 141 - Alan Yayıncılık
Ayın yüzeyinin ne renk olduğu sorusu, hala kimsenin yanıtını doğru dürüst veremediği bir soru olma özelliğini korumaktadır.
Sayfa 137 - Alan Yayıncılık
Güneş Sistemi nasıl doğdu? Bugün bu soruya bir yanıt bulmaya çalışan tam 30 (evet yazıyla otuz!) kuram bulunmaktadır. Salt bu sayı bile bu konudaki çaresizliğin apaçık bir belirtisidir.
Sayfa 76 - Alan Yayıncılık
77 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.